Neden Yaşlanırız?

Yaşanılan yıllar her insanı aynı şekilde yaşlandırmaz. Bazı insanların ileri yaşlarına rağmen beyin ve beden fonksiyonları çok iyidir.

İnsanda ölüm için bir gen yani ölüm geni yok ve ölmekle ilgili bir genetik programlama da mevcut değil. Yaşlanmamız birinci planda hücre dış zarının ve en önemlisi hücre çekirde­ğindeki genetik bilgiyi içeren DNA’nın serbest radikallerle za­rar görmesine bağlıdır. Ayrıca vücuttaki bazı patolojik olaylar hücre fonksiyonunu bozarak yaşlanmaya yal açarlar.

Bilimsel araştırmalar vücutta gelişen üç patolojik olayın (oksidatif stres, glikasyon, inflamasyon) yaşlanmayı çabuklaştırdığını kanıtlıyor.

Yaşlanma genel olarak tanımlamak gerekirse: hücre, organ ve dokularda yavaş yavaş hasar birikmesi olarak tanımlanabilir. Zaman geçtikçe, yaşlılarda gördüğümüz fiziksel dönüşüm ortaya çıkmaya başlar. Yaşlanmaya başlayan kişide, çene küçülür, damaklar büzülür, deri gevşer, kemikler kırılganlaşır, kıkırdaklar incelip eklemler şişer, damarlar tıkanır ve sertleşir, saçlar ağarır, görme kaybı oluşur, hafıza zayıflar.

Cildimiz neden yaşlanır?

Cildin yaşlanmasını etkileyen başlıca bir kaç faktör var. Bunların en temel nedeni, genetik özelliklerimizdir kalıtsal olarak acık renge sahip olan kişiler, esmer ciltlere göre daha dayanıksız bir cilt yapısına sahiptirler. Hava koşullarından daha çabuk etkilenirler ve daha çabuk kalıcı hasarlar kendini gösterir. Bunun haricinde yaşadığımız ortam günlük faliyetlerimizin daha acık havada olması yine cildimizin dış faktörlerden, güneş ışınlarından, rüzgardan daha çok etkilenmesine neden olur. Çiftçiler gibi denizciler gibi acık havada çalışan kişiler güneş ışınlarından hat safhada etkilendiklerinden erken cilt yaşlanmasına bunun yanı sıra ileri yaşlarda cilt kanseri gibi hastalıklara maruz kalma riskleri daha fazladır. Beslenme biçimi, sigara tüketimi fazla stres altında kalma, özellikle hanımlarda hormonal dengenin bozuk olması da cilt yaşlanmasını etkileyen faktörlerdendir.

Cilt gerginliği için evde neler yapabiliriz?

Günümüzde kullanılan teknolojik olarak hazırlanmış bakım ürünlerinin hemen tamamının kökeni doğal maddelerden bitkilerden kaynaklanmaktadır. Dolayısı ile doğal maddeleri kullanarak da bakımımızı sağlamamız mümkündür. Çilek, limon gibi elma gibi salatalık gibi bir çok meyvenin ve bitkinin öz sularında ki asitler cildimize gerginlik parlaklık vermek yönünden son derece faydalıdır. Dolayısı ile haftada bir yada 15 günde bir cildimizin gereksimine göre bu meyvelerden elde ettiğimiz pürelerle maskeler yapabiliriz. Cildi yağlı olan kişiler benlara ilave olarak kil maskelerinden faydalanabiliriz. Bütün bunları yaparken cildimizde oluşabilecek alerjik reaksiyonlara karşı dikkatli olmakta fayda vardır. Cildimizde kızarıklık, kaşıntı gözlediğimizde fazla ısrarcı olmamak ve bir uzmana danışmak cilt sağlığımız için daha faydalıdır.