Böbrek Yetmezliği

Böbrek yetmezliği, akut böbrek yetmezliği ve kronik böbrek yetmezliği olarak iki farklı şekilde incelenir. Aradaki temel fark ise ne kadar sürdüğü ve yetmezliğin kendisi olarak incelenmektedir.

Akut böbrek yetmezliği

Birkaç saat içinde hızla ortaya çıkabilir. Çoğunlukla geri dönüşümlü olan akut böbrek yetmezliğinde diyaliz sadece böbreklerin çalışmadığı anlarda gerekli hale gelir. Akut böbrek yetmezliği, kişinin yaşadığı bir kazanın sonrasında yaralanma durumlarında veya şok durumları sonrasında, bazı zehirlenme vakaları sonrasında ya da böbreklere giden damarların tıkanması sonucunda oluşabilir.

Kronik böbrek yetmezliği

Böbreklerde yavaşça ilerleyerek böbreklerin işlevini yavaşça bozan bir hastalıktır. Kronik böbrek yetmezliği hastalığı yıllarca sürebilir ve uzun yıllar hastalık belirti vermeyebilir.

Kronik Böbrek Yetmezliğinin Bazı Nedenleri:

• böbreklerin iltihaplanması, hasar görmesi, belli kısımlarında oluşan enfeksiyonlar.

• Böbreklere giden damarların hasar görmesi ile kan akımının azalması.
• Diyabet hastalığı
• Hipertansiyon hastalığı
• Normal böbrek dokusu yerine kistlerin geçmesi

Tedavi çeşitleri:

Böbrek yetmezliği hastalığı erken teşhis edilirse ilaç tedavisi ve diyet tedavisi uygulanarak hastalık ortadan kaldırılabilir. Fakat böbrek yetmezliği hastalığı çok ilerlemiş ise ilaç tedavisi ve diyet tedavisi yeterli olmayacaktır burada devreye başka tedavi seçenekleri girecektir.

Bunlar;

1. Böbrek nakli tedavisi
2. Diyaliz tedavisi
a. Periton diyalizi tedavisi
b. Hemodiyaliz tedavisi

Böbrek yetmezliği kimlerde daha çok görülür?

Böbrek yetmezliğini her yaş grubundan yeni doğan grubundan, ileri yaş grubundan herkeste görmekteyiz. Kadın ve erkek sıklığı acısından belirli bir ağırlık yok, genelde eşit sıklıkta görülmektedir. Bazı genetik hastalıklarda erkek, bazı genetik hastalıklara kadın sıklığı görülmektedir. Fakat bunlar genel böbrek hastalıklarınında küçük bir oranı teşkil etmektedirler. Genellikle eşlik eden şeker hastalığı, yüksek tansiyon gibi hastalıklar böbrek hastalıklarının oluşmasında ana nedenlerin başında sayılabilir. Özellikle tansiyon kontrolü ve şeker kontrolünu düzgün sağlanamayan hastalarda böbrek faaliyetlerinin yitimi daha erken ortaya çıkmaktadır. O yüzden bu hastaların düzgün bir şekilde yaptırmaları, sıvı diyet kontrollerlerini tuz kısıtlama önerilerine uymaları önerilir.